Ekonomi ve Piyasalar

Altın Ne Zaman Alınır?

1 Temmuz 2025

image

Altın yatırımı, binlerce yıldır insanlığın değer saklama aracı olarak kullandığı en güvenilir yöntemlerden biridir. Ancak günümüzde altın yatırımının doğru zamanlaması, sadece tarihsel değerine değil, aynı zamanda piyasa dinamiklerinin, makroekonomik faktörlerin ve bireysel finansal hedeflerin derinlemesine anlaşılmasına dayanır. Bu kapsamlı rehberde, altın yatırımının optimal zamanlaması, farklı yöntemleri ve stratejileri hakkında bilmeniz gereken her şeyi bulacaksınız. Modern portföy yönetiminde altın, sadece bir yatırım aracı değil, aynı zamanda ekonomik belirsizliklere karşı bir sigorta poliçesi rolü oynar. Özellikle enflasyon dönemlerinde, döviz krizlerinde ve jeopolitik gerilimlerde altının değer kazandığı görülür. Ancak başarılı altın yatırımı için doğru zaman seçimi kadar, hangi altın türünü tercih edeceğiniz ve hangi yöntemle yatırım yapacağınız da kritik önem taşır.

Altın Yatırımının Temel Prensipleri

Altının Yatırım Aracı Olarak Rolü

Altın, finansal piyasalarda "güvenli liman" olarak bilinen nadir yatırım araçlarından biridir. Bu özelliği, altını diğer finansal varlıklardan ayıran temel faktördür. Altının yatırım portföyündeki rolü, çeşitlendirme sağlama, enflasyona karşı koruma ve sistemik riskleri azaltma olarak üç ana başlıkta toplanabilir. Tarihsel veriler incelendiğinde, altının uzun vadede satın alma gücünü koruduğu görülür. Örneğin, 1970'li yılların başında bir ons altınla satın alınabilecek kadar benzin ile bugün de aynı miktarda benzin alınabilmektedir. Bu durum, altının enflasyona karşı doğal bir hedge aracı olduğunu gösterir. Altının yatırım aracı olarak en önemli özelliklerinden biri, diğer finansal varlıklarla düşük korelasyon göstermesidir. Hisse senedi piyasaları düştüğünde, altın genellikle yükseliş eğilimi gösterir. Bu negatif korelasyon, portföy riski yönetimi açısından kritik bir avantaj sağlar. Central Bank Gold Reserves raporlarına göre, merkez bankaları son on yılda altın rezervlerini sürekli artırmaktadır. Bu durum, kurumsal yatırımcıların altını stratejik bir rezerv varlığı olarak gördüğünün önemli bir göstergesidir.

Fiziksel Altın vs Finansal Ürünler

Altın yatırımı yapmanın iki temel yolu vardır: fiziksel altın satın almak ve altın bazlı finansal ürünlere yatırım yapmak. Her iki yöntemin kendine özgü avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Fiziksel altın yatırımı, altının gerçek mülkiyetini ifade eder. Bu yöntemde yatırımcı, altın barlarını, külçelerini veya sikkelerini fiziki olarak satın alır ve saklar. Fiziksel altının en büyük avantajı, herhangi bir aracı kuruma bağımlı olmamasıdır. Ekonomik krizlerde, bankacılık sisteminin çöktüğü durumlar da dahil olmak üzere, fiziksel altın sahipliği tam güvenlik sağlar. Fiziksel altın yatırımının dezavantajları arasında saklama maliyetleri, sigorta gereksinimleri ve likidite sorunları yer alır. Özellikle büyük miktarlarda altın yatırımı yapmak isteyenler için güvenli saklama önemli bir maliyet kalemi haline gelir. Finansal altın ürünleri ise altın fiyatlarının hareketlerinden yararlanmak isteyen yatırımcılar için geliştirilmiş araçlardır. Altın fonları, ETF'ler, vadeli işlem sözleşmeleri ve altın sertifikaları bu kategoriye girer. Bu ürünlerin temel avantajı, yüksek likidite ve düşük işlem maliyetleridir. Ancak finansal altın ürünlerinde karşı taraf riski bulunur. Yatırımcı, altının fiziki mülkiyetine sahip olmak yerine, bir kuruluşun altın karşılığında verdiği finansal araca sahip olur. Bu durumda, o kuruluşun finansal durumu yatırımın güvenliğini doğrudan etkiler.

Altın Yatırım Zamanlaması

Piyasa Dalgalanmalarının Analizi

Altın fiyatlarının analizi, teknik analiz ve temel analiz olmak üzere iki ana yaklaşımla yapılır. Teknik analiz, geçmiş fiyat hareketlerine dayalı olarak gelecekteki fiyat eğilimlerini tahmin etmeye çalışır. Temel analiz ise makroekonomik faktörlerin altın fiyatları üzerindeki etkisini inceler. Altın piyasasında en önemli teknik seviyelerden biri 200 günlük hareketli ortalamadır. Altın fiyatları bu seviyenin üzerinde işlem gördüğünde genellikle boğa piyasası, altında işlem gördüğünde ise ayı piyasası sinyali verir. Ayrıca, Fibonacci düzeltme seviyeleri de altın trader'ları tarafından yaygın olarak kullanılan teknik araçlardır. Sezonalite faktörü de altın yatırım zamanlamasında önemli rol oynar. Hindistan'da düğün sezonu (Ekim-Aralık) ve Çin'de Yeni Yıl dönemi gibi kültürel etkinlikler, altın talebini ve dolayısıyla fiyatları etkiler. Tarihsel veriler, altın fiyatlarının yılın son çeyreğinde genellikle yükseliş eğilimi gösterdiğini ortaya koyar. Volatilite endeksi (VIX) ile altın fiyatları arasında pozitif korelasyon bulunur. Piyasa belirsizliği arttığında, yani VIX yükseldiğinde, altın fiyatları da genellikle yükselir. Bu ilişki, altın yatırım zamanlaması için önemli bir gösterge niteliği taşır.

Makroekonomik Göstergeler ve Altın Fiyatları

Altın fiyatlarını etkileyen en kritik makroekonomik faktörlerden biri reel faiz oranlarıdır. Reel faiz oranı, nominal faiz oranından enflasyon oranının çıkarılmasıyla elde edilir. Reel faiz oranları düştüğünde, altın tutmanın fırsat maliyeti azalır ve altın fiyatları yükselir. Amerikan Doları'nın değeri, altın fiyatları ile güçlü negatif korelasyon gösterir. Dolar güçlendiğinde altın fiyatları genellikle düşer, dolar zayıfladığında ise yükselir. Bu durum, altının uluslararası ticarette dolar cinsinden fiyatlandırılmasından kaynaklanır. Enflasyon beklentileri, altın yatırım zamanlaması açısından kritik öneme sahiptir. TIPS (Treasury Inflation-Protected Securities) spreadleri, piyasaların enflasyon beklentilerini ölçen önemli göstergelerdendir. Bu spread genişlediğinde, yani enflasyon beklentileri arttığında, altın fiyatları da genellikle yükselir. Merkez bankası politikaları da altın fiyatlarını doğrudan etkiler. Özellikle Federal Reserve'in faiz oranı kararları ve para politikası duruşu, altın piyasasında büyük hareketlere neden olabilir. Genişletici para politikaları altın için olumlu, daraltıcı politikalar ise olumsuz etki yaratır.

Günlük ve Haftalık Alım Satım Stratejileri

Kısa vadeli altın yatırımcıları için en etkili stratejilerden biri "Dollar Cost Averaging" yöntemidir. Bu strateji, belirli aralıklarla sabit miktarda altın satın almayı içerir. Bu sayede, piyasa dalgalanmalarının etkisi minimize edilir ve ortalama maliyet düşürülür. Günlük trading stratejileri açısından, altın piyasasında en yoğun işlem saatleri London ve New York seans çakışma saatleridir (Türkiye saati ile 15:30-17:30). Bu saatlerde likidite en yüksek seviyededir ve spread'ler en düşük seviyeye iner. Haftalık bazda ise, pazartesi günlerinin genellikle düşük volatilite ile başladığı, çarşamba ve perşembe günlerinin ise en yüksek volatiliteye sahip olduğu gözlemlenir. Önemli ekonomik verilerin açıklandığı günlerde ise bekle-gör tavrı sergilemek mantıklı olabilir. Support ve resistance seviyelerinin belirlenmesi, kısa vadeli altın ticareti için kritik önem taşır. Özellikle psikolojik seviyeler (1800, 1900, 2000 dolar gibi) önemli destek ve direnç noktaları oluşturur.

Gram ve Ons Altın Yatırımı Nasıl Yapılır?

Gram Altın İşlemleri ve Fiyat Dinamikleri

Türkiye'de gram altın, yerel altın piyasasının temelini oluşturur ve Türk Lirası bazında işlem görür. Gram altın fiyatları, uluslararası ons altın fiyatlarından ve USD/TL kuru hareketlerinden etkilenir. Bu iki faktörün kombinasyonu, gram altın fiyatlarının volatilitesini belirler. Gram altın yatırımının temel avantajı, daha küçük tutarlarla başlayabilme imkanıdır. Minimum 1 gram altın satın alınabilir ve bu, orta gelir seviyesindeki yatırımcılar için erişilebilir bir seçenek sunar. Türkiye'deki bankaların çoğu gram altın alım-satım hizmeti sunmaktadır. Gram altın fiyatlarında günlük dalgalanma genellikle %2-3 arasında değişir, ancak özellikle TL'nin oynak olduğu dönemlerde bu oran %5'i bulabilir. Bu durum, hem fırsat hem de risk yaratır. Özellikle TL'nin değer kaybettiği dönemlerde gram altın, yerel yatırımcılar için değer koruma aracı rolü oynar. Gram altın işlemlerinde dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan biri alış-satış farkıdır. Bankalar ve kuyumcular arasında bu fark değişiklik gösterir ve genellikle %1-2 arasında bulunur. Online platformlarda bu fark daha düşük olabilir.

Ons Altın Piyasası ve Amerikan Doları İlişkisi

Uluslararası altın piyasasında ons altın, dolar bazında işlem gören standart birimdir. Bir troy ons, yaklaşık 31.1 grama eşittir ve dünya çapında altın fiyatlandırmasının temeli budur. Ons altın fiyatları, Londra Bullion Market Association (LBMA) tarafından günde iki kez belirlenen fixing fiyatları üzerinden şekillenir. Ons altın ve Amerikan Doları arasındaki ilişki, altın yatırımcıları için kritik öneme sahiptir. Dollar Index (DXY) ile altın fiyatları arasında yaklaşık -%0.7 korelasyon bulunur. Bu güçlü negatif korelasyon, altın yatırım stratejilerinin temelini oluşturur. Ons altın yatırımı, özellikle büyük miktarlar için daha ekonomik olabilir. İşlem maliyetleri, gram altına göre genellikle daha düşüktür. Ayrıca, uluslararası piyasalardaki gelişmeleri daha doğrudan yansıtır. Fed politikalarının ons altın üzerindeki etkisi doğrudan ve hızlıdır. FOMC toplantıları, Jackson Hole sempozyumu ve Fed başkanının konuşmaları gibi etkinlikler, ons altın fiyatlarında ani ve keskin hareketlere neden olabilir.

Altın Yatırımının Farklı Yöntemleri

Fiziksel Altın (Bar, Sikke)

Fiziksel altın yatırımının en popüler formları altın barlar ve sikkelerdir. Altın barlar, genellikle 1 gram ile 1 kilogram arasında değişen ağırlıklarda üretilir ve saflığı %99.9 veya daha yüksektir. En yaygın bar boyutları 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 gramdır. Altın sikkeleri ise hem yatırım hem de koleksiyon değeri taşır. Türkiye'de en popüler altın sikkeleri arasında Cumhuriyet altını, çeyrek altın ve Ata altını bulunur. Uluslararası piyasada ise American Eagle, Canadian Maple Leaf ve South African Krugerrand en güvenilir altın sikkeleri arasındadır. Fiziksel altın satın alırken dikkat edilmesi gereken en önemli faktörlerden biri kaynağın güvenilirliğidir. Türkiye'de Altın ve Mücevher İhracatçıları Birliği (AMIB) üyesi firmalardan alım yapmak güvenlik açısından önerilir. Ayrıca, altının saflık sertifikası da mutlaka talep edilmelidir. Saklama konusu, fiziksel altın yatırımının en kritik unsurudur. Ev kasası, banka kiralık kasası veya özel saklama hizmetleri arasında seçim yaparken, güvenlik, erişilebilirlik ve maliyet faktörleri göz önünde bulundurulmalıdır.

Altın Fonları ve ETF'ler

Altın ETF'leri (Exchange Traded Funds), altın fiyatlarını takip eden ve borsada işlem gören fonlardır. Bu fonlar, fiziksel altını elinde tutan yapılar olup, yatırımcılara altına dolaylı sahiplik imkanı sunar. Dünyada en büyük altın ETF'i SPDR Gold Shares (GLD) olup, 1000 tonun üzerinde altın rezervi bulunmaktadır. Türkiye'de altın katılım fonları ve altın ETF'leri mevcuttur. Bu ürünler, özellikle küçük yatırımcılar için fiziksel altın sahipliğine alternatif sunmaktadır. Fonlar, profesyonel yönetim, yüksek likidite ve düşük başlangıç tutarı avantajları sağlar. Altın fonlarının vergisel avantajları da bulunmaktadır. Fon katılma paylarından elde edilen kazançlar, belirli şartlarda stopaj vergisinden muaf olabilir. Ancak bu konuda güncel vergi mevzuatını takip etmek ve vergi müşaviri ile görüşmek önerilir. Fonların performansı, genellikle altın fiyatlarını %99'un üzerinde bir oranla takip eder. Ancak yönetim ücretleri ve diğer giderler nedeniyle küçük bir sapma (tracking error) bulunabilir.

Bankada Altın Hesabı ve Dijital Altın

Banka altın hesapları, fiziksel altın sahipliği olmadan altın yatırımı yapma imkanı sunar. Bu sistemde yatırımcı, bankada açtığı hesaba altın alır ve satar. Altın, bankanın kasalarında saklanır ve yatırımcıya hesap ekstresi üzerinden rapor edilir. Dijital altın platformları ise teknolojik altyapı kullanarak altın yatırımını kolaylaştırır. Blockchain teknolojisi kullanan bazı platformlar, altının hem dijital hem de fiziksel sahipliğini bir arada sunmaktadır. Bu platformlarda genellikle çok düşük tutarlarla (0.01 gram gibi) altın yatırımı yapılabilir. Banka altın hesaplarının en önemli avantajı güvenliktir. Bankalar, mevduat sigorta kapsamında olmasa da, kendi güvenceleri ile yatırımcı parasını korur. Ayrıca, 7/24 online işlem yapabilme imkanı da önemli bir avantajdır. Dijital altın platformlarında ise maliyet avantajı ön plana çıkar. Geleneksel bankalara göre daha düşük komisyon oranları ve spread'ler sunulur. Ancak, platform güvenilirliği konusunda dikkatli olunmalıdır.

Vadeli İşlemler ve Altın Sözleşmeleri

Altın vadeli işlemleri, gelecekteki bir tarihte belirli bir fiyattan altın alım veya satımı taahhüdü veren finansal sözleşmelerdir. Bu araçlar, özellikle hedge amaçlı kullanım ve kaldıraçlı işlemler için tercih edilir. COMEX (Chicago Mercantile Exchange) dünyada en büyük altın vadeli işlemler piyasasıdır. Standart kontrat büyüklüğü 100 ons olup, minimum fiyat hareketi 0.10 dolardır. Türkiye'de ise Borsa İstanbul bünyesinde altın vadeli işlem sözleşmeleri bulunmaktadır. Vadeli işlemlerin en önemli özelliği kaldıraç kullanım imkanıdır. Yatırımcı, kontrat değerinin yalnızca %5-10'u kadar teminat vererek pozisyon açabilir. Bu durum hem kazanç potansiyelini hem de risk seviyesini artırır. Altın vadeli işlemlerinde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, kontrat sona erme tarihleridir. Eğer pozisyon kapatılmazsa, fiziksel teslimat yükümlülüğü doğabilir. Bu durumda ek maliyetler ortaya çıkabilir.

Altın Madencilik Şirket Hisseleri

Altın madencilik şirketlerinin hisselerine yatırım yapmak, altın sektöründen dolaylı olarak faydalanmanın bir yoludur. Bu şirketlerin performansı, altın fiyatları ile pozitif korelasyon gösterir, ancak beta katsayısı genellikle 1'den yüksektir. Dünyada önde gelen altın madencilik şirketleri arasında Barrick Gold, Newmont Corporation ve AngloGold Ashanti bulunmaktadır. Bu şirketlerin hisseleri, hem NYSE hem de diğer uluslararası borsalarda işlem görmektedir. Altın madencilik hisselerinin altın fiyatlarına göre avantajı, operasyonel kaldıraç etkisidir. Altın fiyatları %10 arttığında, şirket karları ve dolayısıyla hisse fiyatları %20-30 artabilir. Ancak bu durum tersi yönde de geçerlidir. Madencilik şirketlerinde dikkat edilmesi gereken faktörler arasında rezerv kalitesi, üretim maliyetleri, politik riskler ve çevresel düzenlemeler bulunur. Bu faktörler, şirket performansını doğrudan etkiler.

Altın Hesabının Avantajları ve Dezavantajları

Avantajlar

Altın hesaplarının en belirgin avantajı, fiziksel saklama sorununun ortadan kalkmasıdır. Yatırımcılar, altınlarını güvenli bir şekilde saklamak için ek maliyet ve çaba harcamak zorunda kalmazlar. Bankalar, profesyonel güvenlik sistemleri ile altınları korur ve sigorta kapsamında tutar. Likidite avantajı, altın hesaplarının önemli özelliklerinden biridir. 7/24 online işlem yapabilme imkanı, piyasa fırsatlarını değerlendirmek açısından kritik avantaj sağlar. Özellikle volatil dönemlerde hızlı alım-satım yapabilme kabiliyeti önemlidir. Maliyet etkinliği açısından da altın hesapları avantajlıdır. Fiziksel altın alım-satımında ortaya çıkan assay ücretleri, saklama maliyetleri ve sigorta giderleri bulunmaz. Ayrıca, küçük tutarlarla başlama imkanı da önemli bir avantajdır. Vergisel açıdan da bazı avantajlar bulunabilir. Altın hesaplarından elde edilen kazançların vergilendirilmesi, fiziksel altın ticaretinden farklı olabilir. Bu konuda güncel mevzuatı takip etmek önemlidir.

Dezavantajlar

Karşı taraf riski, altın hesaplarının en önemli dezavantajıdır. Yatırımcı, altının fiziksel sahipliğine değil, bankanın altın karşılığında verdiği sözleşmeye sahiptir. Bankanın finansal sıkıntıya düşmesi durumunda yatırımcı zarar görebilir. Mevduat güvence kapsamı dışında kalma durumu da önemli bir risktir. Türkiye'de altın hesapları, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kapsamında değildir. Bu durum, yatırımcı açısından ek risk oluşturur. Fiziksel teslim alma konusunda kısıtlamalar bulunabilir. Bazı bankalar, belirli tutarların altında fiziksel altın teslimi yapmaz veya ek ücret talep eder. Bu durum, acil durumda fiziksel altına erişim ihtiyacı olan yatırımcılar için dezavantaj oluşturur. Banka işletim risklerinden kaynaklanan sorunlar da göz önünde bulundurulmalıdır. Sistem arızaları, teknik problemler veya bankanın operasyonel sorunları, yatırımcının işlem yapmasını engelleyebilir.

Uzun Vadeli vs Kısa Vadeli Altın Stratejileri

Uzun Vadeli Portföyde Altın Kullanımı

Uzun vadeli yatırım stratejilerinde altın, portföy çeşitlendirmesi ve risk yönetimi açısından kritik rol oynar. Modern Portföy Teorisi'ne göre, optimal portföyde altının payı %5-15 arasında olmalıdır. Bu oran, yatırımcının risk toleransına ve yatırım hedeflerine göre ayarlanabilir. Uzun vadeli altın yatırımında en etkili strateji, sistematik yatırım planlarıdır. Aylık veya üç aylık dönemlerle sabit tutarlarda altın alımı yaparak, piyasa dalgalanmalarının etkisi minimize edilir. Bu yaklaşım, "Dollar Cost Averaging" olarak bilinir ve uzun vadede ortalama maliyeti düşürür. Enflasyon koruması açısından altın, uzun vadeli yatırımcılar için vazgeçilmez bir araçtır. Özellikle emeklilik planlamasında, satın alma gücünün korunması amacıyla altın tahsisi önerilir. Tarihsel veriler, altının uzun vadede enflasyonu geçen getiri sağladığını göstermektedir. Jenerasyonlar arası servet transferi açısından da altın önemli rol oynar. Fiziksel altın, kolayca devredilebilir ve değerini korur. Özellikle politik belirsizliklerin yüksek olduğu ülkelerde, altın aile serveti korunması için tercih edilir.

Kısa Vadeli Dalgalanma Ticareti

Kısa vadeli altın ticareti, piyasa volatilitesinden faydalanmayı amaçlar. Bu strateji, teknik analiz bilgisi, piyasa timing'i ve risk yönetimi gerektirir. Günlük veya haftalık fiyat hareketlerinden kar elde etme amacı güder. Momentum trading, kısa vadeli altın ticaretinde en yaygın kullanılan stratejilerden biridir. Bu yaklaşımda, güçlü trend hareketlerinin devam edeceği varsayımı ile pozisyon alınır. RSI, MACD ve Bollinger Bands gibi teknik göstergeler kullanılır. Haber bazlı trading de önemli bir stratejidir. Fed toplantıları, enflasyon verileri, jeopolitik gelişmeler gibi piyasa moving events öncesinde pozisyon alınır. Bu stratejide hızlı reaksiyon kabiliyeti ve stop-loss kullanımı kritiktir. Arbitraj fırsatları da kısa vadeli trader'lar için önemlidir. Farklı piyasalar arasındaki fiyat farklılıklarından yararlanma imkanı bulunur. Özellikle ons altın ile gram altın arasındaki korelasyon bozulmaları arbitraj fırsatı yaratır.

Altın Yatırımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Güvenilir Aracı ve Saklama Çözümleri

Altın yatırımında güvenilirlik en kritik faktördür. Türkiye'de altın alım-satımı yapmak isteyenler için SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) lisanslı aracı kurumlar en güvenli seçenektir. Bu kurumlar, düzenli denetim altındadır ve yatırımcı koruma fonları kapsamındadır. Bankalar da güvenilir altın yatırım kanalları arasındadır. Türkiye'deki tüm büyük bankalar altın alım-satım hizmeti sunmaktadır. Banka seçiminde dikkat edilmesi gereken faktörler arasında komisyon oranları, spread büyüklüğü ve müşteri hizmetleri kalitesi bulunur. Online platformların güvenilirliği ayrı bir değerlendirme gerektirir. Platform seçiminde lisans durumu, müşteri yorumları, finansal güçlülük ve teknik altyapı kalitesi incelenmelidir. Ayrıca, müşteri fonlarının nasıl korunduğu da önemli bir kriterdir. Fiziksel altın için saklama çözümlerinde güvenlik en öncelikli faktördür. Banka kiralık kasaları en güvenli seçenek olmakla birlikte, maliyeti yüksektir. Ev kasası ekonomik olmakla birlikte güvenlik riskleri taşır. Özel saklama şirketleri ise orta yol çözümü sunar.

Vergi, Maliyet ve Sigorta Faktörleri

Altın yatırımının vergisel boyutu karmaşık olabilir ve güncel mevzuatın takip edilmesi gerekir. Fiziksel altın alım-satımında KDV muafiyeti bulunur, ancak ticari amaçlı alım-satımlarda gelir vergisi söz konusu olabilir. Altın hesapları ve fonlarının vergilendirilmesi ise farklı kurallara tabidir. İşlem maliyetleri, altın yatırımının karlılığını doğrudan etkiler. Bu maliyetler arasında alış-satış spread'i, komisyon ücretleri, saklama maliyetleri ve sigorta primleri bulunur. Yatırım tutarı ve sıklığına göre maliyet optimizasyonu yapılmalıdır. Sigorta konusu, özellikle fiziksel altın sahipleri için kritiktir. Ev sigortası kapsamında altın koruması sınırlıdır ve genellikle yeterli değildir. Ayrı altın sigortası yaptırmak veya banka kasası kullanmak daha güvenli seçeneklerdir. Kur riski, özellikle ons altın yatırımcıları için önemlidir. USD/TL paritesindeki hareketler, Türk Lirası bazında getiriyi doğrudan etkiler. Bu riski yönetmek için çeşitli hedging stratejileri kullanılabilir.

Sıkça Sorulan Sorular